Bu sene 4 Ocak, cumartesi gününe denk geliyor ama ben bu mektubumu, bir çarşamba günü kaleme alıyorum Meleğim. Açıkçası, özellikle de çarşamba akşamlarının hatıralarımda eşsiz bir yeri vardır. Hatırlarsın, Skype üzerinden sadece bir kez görüştüğümüz akşam, çarşambaydı. Yeni güne uyanan ufacık bir serçenin cıvıltısı, yavru bir kedinin şefkat dolu mırıltısı gibi sesini duyduğum tek an... Hoş, zaten telefonda konuşmaya pek alışkın değilimdir; üstüne, bir de sesini duyunca nutkum tutuldu. Sabaha kadar konuşmanı, her bir saniyesini pürdikkat dinlemeyi öyle çok istedim ki... Tabii her çarşamba akşamı, o gün gibi özel olamıyor. Bazı akşamlar, o güzel sesini unutuyor gibi oluyorum. Yorgun düşüp uykuya teslim olana dek, bana söylediğin cümleleri içimden tekrarlıyorum, sesini yeniden duymak adına. İtiraf edeyim, sırf telefonda başka birinin sesini duymayayım, olur da hafızamda yer etmesin diye; haftalarca hiç kimsenin çağrısına dönüş yapmadım. Ve yine itiraf edeyim ki; bazen telefonda
Hayallerim var benim, gerçekleşmeyeceğini bildiğim ama mutlu eden... 🌹💃🏼